Hindistan ve Çin’den Likidite Adımları: Ekonomik Analiz ve Etkileri
Hindistan Merkez Bankası, likidite koşullarını düzenlemek için önemli adımlar atmaya hazırlanıyor. Banka, 600 milyar rupi değerindeki hükümet tahvillerinin Açık Piyasa İşlemleri (APİ) kapsamında tahvil alım ihaleleri düzenleyerek piyasaya likidite enjekte etmeyi planlıyor. Bu önlem, 30 Ocak, 13 Şubat ve 20 Şubat tarihlerinde her biri 200 milyar rupi değerinde olacak üç dilim halinde gerçekleşecek.
Ayrıca, Hindistan Merkez Bankası’nın, 7 Şubat tarihinde 500 milyar rupi değerinde 56 günlük Değişken Faizli Repo ihalesi ile 31 Ocak tarihinde 5 milyar dolarlık USD/INR swap ihalesi düzenleneceği de belirtildi. Banka yetkilileri, likidite koşullarını yakından izleyeceklerini ve gerektiğinde uygun önlemleri alacaklarını ifade ettiler.
Öte yandan, Çin Halk Bankası (PBOC) da benzer şekilde likidite politikalarında önemli bir değişikliğe gitti. Ocak ayında, PBOC yeni bir finansal araç kullanarak finansal sisteme rekor miktarda nakit enjekte etti. Bu adım, yuanın istikrarını koruma ve politika gevşemelerini erteleyerek para politikalarında denge sağlama amacını taşıyor.
PBOC’nin Pazartesi günü yaptığı açıklamaya göre, banka üç ve altı aylık sözleşmeler kullanarak 1,7 trilyon yuan (234 milyar $) tutarında tam ters repo anlaşması yürüttü. Bu, bankanın Ekim ayında başlattığı programdan bu yana gerçekleştirdiği en büyük operasyon oldu. Banka, büyümeyi destekleme ve yuanı savunma hedeflerini dengelemeye çalışırken, yeni aracın güvenilirliğine ve etkinliğine güveniyor.
Çin ve Hindistan’daki bu likidite adımları, küresel ekonomik dengeler üzerinde etkili olabilir. Her iki ülkenin de, ekonomik büyümeyi destekleyerek ve para birimlerini güçlendirerek istikrarı sağlama amacı güttüğü göz önünde bulundurulmalıdır.
Ancak, uzmanlar, bu tür likidite enjeksiyonlarının uzun vadeli ekonomik etkilere de yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Çünkü, aşırı likidite artışı, enflasyon riskini ve finansal istikrarsızlığı beraberinde getirebilir. Bu nedenle, çeşitli merkez bankalarının benzer adımlarını yakından takip etmek ve ekonomik gelişmeleri dikkatlice değerlendirmek önem taşıyor.