İsrail, Gazze’deki Ateşkes ve Esir Takası Anlaşmasını Onayladı
İsrail ve Hamas heyetleri, Katar’ın başkenti Doha’da Gazze için ateşkes ve esir takası anlaşmasını imzaladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kabineyi oylama için topladığı saatler süren oturumun ardından hükümet, anlaşmayı resmen onayladı. İsrail hükümetinden yapılan açıklamada, esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin sürecin 19 Ocak Pazar günü başlamasının planlandığı belirtildi. İsrail basını, ilk takasın pazar günü saat 16.00’da gerçekleşeceğini duyurdu. Ateşkes her biri altı hafta sürecek üç aşamada uygulanacak.
İlk takas pazar günü başlayacak
Anlaşmaya göre, ateşkes her biri altı hafta sürecek üç aşamada uygulanacak. İlk aşamada, Hamas’ın kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere toplam 33 rehineyi serbest bırakması öngörülüyor. İsrail ise her kadın rehineye karşılık 30, her kadın askere karşılık 50 Filistinli mahkumu serbest bırakacak.
Ateşkes üç aşamalı uygulanacak
Hamas, ateşkes şartlarına ilişkin tüm sorunların arabulucuların desteğiyle çözüldüğünü duyurdu. Öte yandan Netanyahu, dün Hamas’ın yeni talepler öne sürdüğünü iddia ederek toplantıyı ertelemişti. Hamas kanadı ise bu iddiayı yalanlamış ve anlaşmaya sadık kaldıklarını belirtmişti. Kabine toplantısı öncesinde İsrail Güvenlik Kabinesi, ateşkesin kabul edilmesini tavsiye eden bir açıklama yaptı. Ancak kabinedeki Ultra Ortodoks bakanlar, Yahudilikte kutsal Şabat günü nedeniyle toplantıya katılmadı ve desteklerini yazılı olarak bildirdi. Aşırı sağcı Bakan Itamar Ben-Gvir ise anlaşmayı reddederek Netanyahu’yu hükümetten çekilmekle tehdit etti.
This agreement holds significant importance for the people of Gaza, who have been living under the shadow of conflict and uncertainty for far too long. The prospect of a ceasefire and a prisoner exchange brings a glimmer of hope for a more peaceful future in the region. As families await the return of their loved ones and the community braces for the potential challenges ahead, the human side of this story cannot be overlooked.
Imagine being a parent waiting anxiously for your child to come back home after years of separation. The emotions, the relief, and the joy that will fill your heart are beyond words. This agreement not only marks a diplomatic milestone but also holds immense personal significance for those directly impacted by the conflict. It is a reminder that amidst the political negotiations and strategic decisions, there are real people with real stories waiting to be heard.
The road to peace is never easy, and this agreement is just a small step in the right direction. It requires courage, compromise, and compassion from all parties involved. As we celebrate this moment of progress, let us also remember the long journey ahead and the collective responsibility we share in building a better tomorrow for generations to come.