: Nitelikli Personel Karaborsası ve Çetin Ünsalan

22 bin 104 TL’lik asgari ücret rakamının gece yarısı şokuyla açıklanmasıyla başlayan süreç, ülke genelinde büyük bir dikkatle takip ediliyor. Bu rakamın ekonomik ve sosyolojik etkileri konusunda kısa vadede ve gelecekte neler yaşanacağı merak konusu.

Ekonomik ve Sosyolojik Etkiler

Bu rakamın alıcıları için mesele sadece ekonomik olmaktan çıkıp sosyolojik bir boyut kazanmış durumda. Çalıştıracak nitelikli personel bulmakta zorlanan firmaların karşılaşacağı zorluklar, iç pazarın kayıp yaşaması ve kayıt dışı ekonominin büyümesi gibi etkiler göz önünde bulundurulmalı.

Reel Sektör ve İşgücü Piyasası

Dış pazardaki ticaret savaşlarının etkisiyle reel sektörün iç piyasada zorlanması bekleniyor. Nitelikli personel talebinin artmasıyla birlikte, firmalar arası transferlerin ve yurtdışına yönelik iş gücü akışının artması muhtemel. Bu durum, çalışanların hizmet sektörüne kaymasına ve bir nitelikli personel karaborsasının oluşmasına neden olabilir.

Gelecek ve Ekonomik Belirsizlik

Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, gelecekte ekonomide derinleşen sorunlarla karşılaşabileceğimizi söylemek mümkün. Fiyat istikrarsızlığı, nitelikli personel bulma ve elde tutma zorlukları, firmalar arası rekabetin artması gibi sorunlarla karşılaşabiliriz. Bu durum, ekonomik belirsizliğin artmasına ve reel sektör dinamiklerinin olumsuz etkilenmesine neden olabilir.

Bu nedenle, ekonomik ve sosyal açıdan zorlu bir döneme girerken, nitelikli personel yönetimi ve firmaların çalışma barışını koruma konusunda dikkatli olmaları gerekmektedir. Geleceği öngörebilmek ve bu belirsizlikleri yönetebilmek için yaratıcı çözümler bulmak şimdiden önem kazanmış durumda.

Çetin Ünsalan, paraanaliz konusunda yaptığı açıklamada, “Nitelikli personel karaborsası ve ekonomik belirsizlikler karşısında firmaların esnek ve yenilikçi olmaları gerekiyor. Rekabetin kızıştığı bu dönemde, iş gücü piyasasındaki değişimlere hızlı bir şekilde adapte olmak, şirketlerin ayakta kalmasını sağlayacaktır” dedi.