Orta Gelir Tuzağından Kaçmanın Yolları – Paraanaliz İpuçları
Dünya Bankası’nın Açıklamaları
Dünya Bankası son günlerde yaptığı açıklamada, 34 ekonominin yüksek gelir statüsüne ulaştığını duyurdu. Bu açıklama, orta gelir tuzağının aslında düşünüldüğü kadar zor olmayabileceğini gösteriyor. Ancak, bu bulgunun gerçek bir ilerlemeden ziyade yüksek gelir eşiğinin düşürülmesiyle ilgili olduğu belirtiliyor.
Orta Gelir Tuzağı Nedir?
“Orta gelir tuzağı” terimi, hızla büyüyen gelişmekte olan ekonomilerin yüksek gelir seviyesine ulaşmadan önce ivme kaybetme eğilimini ifade eder. Bu kavram ilk olarak 2007’de Dünya Bankası ekonomisti Indermit Gill ve Brookings Enstitüsü’nden Homi Kharas tarafından ortaya atılmıştır ve ekonomistler arasında tartışma konusu olmuştur.
Yüksek Gelir Statüsüne Ulaşan Ülkeler
Dünya Bankası’nın 2013 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, 1960 ile 2008 yılları arasında 101 orta gelirli ekonomiden sadece 13’ü yüksek gelir seviyesine ulaşabilmiştir. Bu ülkeler arasında Japonya, Hong Kong, Singapur, Güney Kore, Tayvan, İspanya, Yunanistan ve Portekiz gibi ekonomiler bulunmaktadır.
Dünya Bankası’nın yıllık Dünya Kalkınma Raporu, 1990-2022 yılları arasında orta gelir tuzağından kurtulan 34 ekonomiyi tanımlamıştır. Bu genişletilmiş grupta Latin Amerika ülkeleri, Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri, Baltık ülkeleri ve Körfez ülkeleri yer almaktadır.
Yüksek Gelir Eşiği ve Değişen Kriterler
Dünya Bankası’nın belirlediği yüksek gelir eşiği kademeli olarak düşürülmüştür. Bu yıl Dünya Bankası, yüksek gelirli bir ülkeyi kişi başına 13.845 $’ı aşan gayri safi milli gelire sahip bir ülke olarak tanımlamıştır. Bu değişen kriterler, önceki raporlarda daha az sayıda ülkenin yüksek gelirli olarak sınıflandırılmasını açıklamaktadır.
Türkiye’nin Durumu
Şili gibi yüksek gelirli bir ekonomi olarak sınıflandırılan Türkiye, satın alma gücü paritesine göre düzeltilmiş geliri ABD seviyelerinin %51’ine denk gelmektedir. Ancak, bu rakamlar Dünya Bankası raporunun önerdiğinden daha az iyimser bir tabloyu ortaya koymaktadır. Türkiye gibi birçok orta gelirli ülke, gelişmiş ekonomilere yetişmekte zorlanmaktadır.
Bu veriler ışığında, ekonomik kalkınmanın adil ve güvenilir bir şekilde ölçülmesi için SAGP bazlı gelir rakamlarına daha fazla önem verilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
Bu veriler, orta gelir tuzağından kaçmanın yollarını belirlemek ve ekonomik gelişmeyi desteklemek için önemli bir rehber niteliğindedir. Her ülkenin kendi koşullarına uygun stratejiler geliştirmesi ve değişen ekonomik kriterlere uygun hareket etmesi, yüksek gelir seviyesine ulaşmalarını kolaylaştırabilir.