Petrol Fiyatları Trump Politikalarıyla 4 Haftadır Düşüyor – Analiz

Son dört haftada petrol fiyatlarında yaşanan düşüş trendi, ABD’de Donald Trump’ın ikinci başkanlık döneminde fosil yakıt üretimini artırmaya yönelik politikalarının etkisiyle gerçekleşiyor. Petrol fiyatları, 75 doların altına inerek son üç ayın en düşük seviyesine ulaştı. Küresel piyasalarda petrol fiyatlarındaki hareketlilik devam ederken, yeni yönetimin alacağı kararlara ilişkin belirsizlikler nedeniyle fiyatlar dalgalı bir seyir izliyor.

Brent petrolün varil fiyatı, 13 Ocak ile başlayan haftayı 79,87 dolar seviyesinden kapatarak piyasaları şekillendirdi. Özellikle Trump’ın göreve başlamasından hemen önceki hafta 81,75 dolara kadar çıkan fiyatlar, yatırımcılar arasında belirsizliklerin etkisiyle yeniden hareketlendi. Ancak Trump’ın göreve başladığı hafta petrol üretimini artırarak fiyatları düşürmeye yönelik aldığı kararlar, Brent petrolün varil fiyatını 20 Ocak haftasında yüzde 3 değer kaybetmesine neden oldu. Aynı dönemde Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı da yüzde 3,7 düşerek günü 74,38 dolardan tamamladı.

ABD Merkez Bankası’nın faiz oranlarını sabit tutma kararı ve ABD yönetiminin diğer ülkelere yönelik gümrük vergilerini artırma tehditleriyle bir sonraki hafta petrol fiyatları aşağı yönlü hareketini sürdürdü. Brent petrol, 27 Ocak ile başlayan haftada yüzde 1,2 düşerek 76,30 dolardan tamamlanırken, WTI da yüzde 1,3 azalarak 73,40 dolar oldu.

### 4 Haftalık Düşüş Trendi Engellenemedi

Trump’ın, 7 Şubat’ta İran ham petrolünün Çin’e gönderilmesini kolaylaştırdığı gerekçesiyle uluslararası şebekeye yaptırım uygulanacağını açıklamasının ardından petrol fiyatları arz endişeleriyle yükselse de fiyatlar haftayı bir önceki haftaya göre daha düşük seviyelerde kapattı. ABD yönetiminin “güçlü dolar” politikasını sürdüreceği yönündeki açıklamalar ve ülkenin Kanada ve Meksika’ya getirilen gümrük vergisi kararını 1 ay durduğunu açıklamasıyla Brent petrol 3 Şubat ile başlayan hafta yaklaşık 2,3 değer kaybederek günü 74,53 dolardan tamamladı. WTI da 3,5 düşerek son altı haftanın en düşük seviyesini kaydetti.

Çin ekonomisine ilişkin iyimser beklentilerin borsa piyasasında bir toparlanma olarak yansıması, ABD’nin İran’ın petrol arzına yönelik tehditleri ve Trump yönetiminin sıradaki hedefinin Venezuela olabileceği yönündeki spekülasyonlar, fiyatların biraz toparlanmasına yol açsa da Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin Rusya-Ukrayna Savaşı’nı bitirmeye yönelik bir hamle olarak görülmesi Brent ve WTI türü petrolün 4 hafta üst üste düşmesine neden oldu. 10 Şubat haftasında 77,02 dolara kadar yükselen Brent petrol bir önceki haftaya göre yüzde 0,2 azalarak haftayı 74,40 dolardan kapattı ve Aralık 2024’ten beri en düşük seviyesini gördü. WTI da yüzde 0,2 değer kaybederek 70,71 dolar olarak kaydedildi.

### Kalıcı Artış Beklenmiyor

Uluslararası veri analitik şirketi Kpler’in Kıdemli Petrol Uzmanı Homayoun Falakshahi, petrol fiyatlarındaki toparlanmanın, Çin’den gelen olumlu ekonomik veriler ve Trump yönetiminin uyguladığı politikaların yanı sıra uzun süredir düşük seyreden fiyatların ardından beklenen bir gelişme olduğunu belirtti. Ancak bu yükselişin kalıcı olmadığını belirterek, “Fiyatlardaki artışın uzun süre devam etmesini beklemiyorum. Piyasa temelleri hala oldukça durağan ve önümüzdeki üç ay boyunca Avrupa ve Asya’daki birçok rafinerinin bakım nedeniyle devre dışı kalması söz konusu. Bu durum kısa vadede fiziksel ham petrol talebinin azalacağı ve fiziksel piyasaların fiyatları baskılayacağı anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

Öte yandan, OPEC+’ın üretim artışlarını nisan sonrasına ertelemesi durumunda fiyatların yukarı yönlü hareket edebileceğini belirten Falakshahi, “Ancak yine de Brent petrolün varil fiyatının 80-85 dolar seviyesini kolayca geçeceğini düşünmüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

### Piyasalar “Bekle ve Gör” Yaklaşımını Benimsemiş Durumda

Viyana Enerji Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Fereydoun Barkeshli de uluslararası petrol piyasasının 2024’ün ikinci yarısından bu yana zayıf bir görünüm sergilediğini belirterek, piyasa oyuncularının Çin talebine karşı temkinli bir yaklaşım sergilediğini söyledi. Arz tarafında ise OPEC+ grubunun kota taahhütlerine sıkı bir şekilde bağlı kaldığını belirten Barkeshli, Trump’ın petrol ve enerji politikalarının piyasaya karışık sinyaller gönderdiğini belirtti. Barkeshli, piyasaların “bekle ve gör” yaklaşımını benimsemeye karar verdiğini vurgulayarak, “OPEC ittifakına gelince, bakanların üretim tavanlarını ve kotalarını gevşetme planlarını erteleyip ertelememeleri gerektiğini dikkatle değerlendiriyor” dedi.