Yapay Zeka ve Enerji Krizi: M. Serdar Kuzuloğlu’nun Değerlendirmesi – Paraanaliz
Çin, küresel enerjinin neredeyse üçte birini tüketen lider bir ülke ve kömüre dayalı enerji üretiminde ön sıralarda yer alıyor. Ancak hükümet, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımlarını artırarak sürdürüyor. Hindistan da ABD’nin ardından enerji tüketimi açısından kömüre dayalı bir üretim modelini benimsemiş durumda.
Dijital Dünyanın Enerji Tüketimi
Eskiden enerji arzı, sanayi ve imalat sektörlerinin ihtiyaçlarına bağlıyken şimdi yapay zeka hizmetleri ve kripto para piyasalarının veri merkezleri büyük miktarda enerji tüketimine neden oluyor. Özellikle Google gibi dev şirketlerin 25 farklı ülkedeki veri merkezleri, enerjinin büyük bir bölümünü tüketiyor. Bu merkezler, orta ölçekli bir ülkenin toplamından daha fazla enerjiye ihtiyaç duyuyor.
Kripto Para ve Enerji Tüketimi
Kripto para birimlerinin üretimi ve işleyişi de oldukça fazla enerji tüketiyor. Sadece Bitcoin madenciliği için yıllık 100 ile 150 teravatsaat arası enerji harcanıyor. Uluslararası Enerji Ajansı, 2026 yılına gelindiğinde veri merkezlerinin bin teravatsaate yakın enerji tüketebileceğini öngörüyor.
Yeni Enerji Kaynakları ve Gelecek
Avrupa Birliği’nin öncülüğünde nükleer santraller, karbon salımına sebep olmamaları sebebiyle “yeşil enerji” kapsamına alındı. Ayrıca füzyon enerjisi gibi yenilikçi enerji kaynakları da gelecekte önemli bir rol oynayabilir. Commonwealth Fusion Systems’in ARC kodlu füzyon reaktörü, temiz ve sonsuz enerji üretme potansiyeline sahip.
2025 yılına kadar enerji sektöründe birçok çözüm ve yatırım bekleniyor. Yapay zeka, kripto para ve dijital teknolojilerin enerji tüketimi konusunda dikkatli adımlar atmamız gerekecek. Geleceğin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler geliştirmek zorundayız. Bu dönüşüm sürecinde herkesin sorumlu davranması ve enerji verimliliğine önem vermesi gerekiyor.